seni sevmek;
arsız kahkahaların
ardına saklanmış gözyaşı gibi.
kalpten beyne giden
kara bulutları dağıtan bir yağmur.
toprak kokusu tazeliği,
tenine dokunup geçen
ince bir telaş,
ve iç huzura iltica talebi.
seni sevmek;
aşkın enkazında kalmış
yaralı bir kalbe
cennetten gelen
''kimse var mı''
sesi mucizesi.
duyarsın, çırpınırsın
kimsenin sesini duymadığı
işte o ince çizgi.
seni sevmek;
ezilenlerin hüznüne,
sokak çocuklarının keyfine
armağan edilmiş
son bir dal sigarayı
gecekondu yangınından yakmak gibi.
velhasıl seni sevmek;
cehennem gibi,
seninle yaşanılacak
tüm günahların ateşinde
yanmak gibi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder